Gökay Kalaycıoğlu ile 360 Derece programına konuk olan şarkıcı ve iş insanı Faik Öztürk, yaşantısına dair önemli açıklamalarda yaptı. İki kız kardeşi ve hayat arkadaşı Safiye Soyman’a düşkünlüğünü ifade eden Öztürk, gözlerden uzak büyüttüğü iki çocuğunun nerede yaşadıklarını dahil bilmediğini söyledi.
“Beni herkes şen şakrak biliyor ama öyle değil” diyen Faik Öztürk, Gökay Kalaycıoğlu’na çarpıcı itiraflarda bulundu.
61 yaşındaki şarkıcı, ailesi ve çocuklarına dair merak edilenleri yanıtladı.
1999 yılından bu yana hayat arkadaşı olan Safiye Soyman’a ve kız kardeşlerine düşkünlüğünü anlatan Öztürk, onlar olamadan bir yere gitmem dedi.
‘4 kardeşiz, ben en büyüğüyüm. Onlara çok düşkünüm, 2 kız kardeşim olmadan bir yere gitmem. Onlar benim bu hayattaki kırmızı çizgim. Hayatımda 3 tane kadın var 2’si kardeşim, 1’i eşim. Bunların 3’ünün nefes almadığı bir yerde olmam. Çocuk yapmak marifet değil. Yaptıktan sonra bakmak önemli. Benim 2 tane oğlum var. 2 oğlumda evli, her zaman yuvalarında mutlu olmalarını isterim. Hiçbir şeylerine karışmam’
Eşiyle ayrıldıktan sonra çocuklarına hem annelik hem babalık yaptığını söyleyen şarkıcı, şöhretin kendisini yıprattığını söyledi.
Sunucu Gökay Kalaycıoğlu’nun ‘Bir evladınla kırgınlığın vardı o mesele çözüldü mü?’ sorusu üzerine Öztürk, ‘Bu hayatta her şey olabilir. Tabi ki de çocuklarımı çok seviyorum. Kendi kendime şöyle bir karar aldım; bir gün ortadan kaybolacağım, hiç kimse bulamayacak beni. Safiye Soyman da dahil. Bardak taştığında, gücümün bittiği gün olacak. Her türlü imkana sahibim. Tanınmak beni çok yıpratıyor. Şöhret benim işim değil. Hayatım çok renkli ama yattığımda sabaha kadar düşünüyorum.’ ifadelerini kullandı.
Evli iki çocuğu hakkında da konuşan Öztürk, bu zamana kadar oğullarının evlerine hiç gitmediğini, kendilerini merak etmediği dile getirdi.
‘Çocuk yapmak marifet değil, yaptıktan sonra bakmak önemli. Benim iki oğlum var, ikisi de evli. Her zaman yuvalarında mutlu olmalarını isterim, hiçbir şeylerine karışmam. Safiye ve iki kardeşim dışında kimsenin evine gitmedim. Çocuklarımın evinin nerede olduğunu bilmem. Görüşüyorum, konuşuyorum ama evlerini bilmem. Gidip görmek istemiyorum, merak da etmiyorum.’
